İdrar Tazyikinde Azalma Neden Olur? İdrar tazyikinde azalma çok sık karşılaşılan yakınmalardan biridir. Erken çocukluk ve gençlik döneminde son derece yüksek akış hızına sahip tazyikli bir miksiyon (işeme) vardır. Fakat yaş ilerledikçe, özellikle elli-altmışlı yaşlardan sonra idrar tazyikinde bir miktar azalma olması normaldir. İdrar tazyikinde azalma yaşamı etkiler hale gelirse bunu anormal durum olarak kabul etmek gerekir. İdrar tazyikinde azalmanın en önemli sebepleri nedir diye bakacak olursak bunların başında prostat problemleri gelmektedir. İkinci nedeni olarak mesane fonksiyon bozuklukları, üçüncüsü ise idrar kanalının kendisinden kaynaklanan sıkıntılar olabilir.
İdrar Tazyikinde Azalma Nedenleri
İdrar tazyikindeki azalma çocukluk çağında mevcutsa; genellikle kanal düzeyindeki anormal darlığa neden olan posterior üretrale valv dediğimiz bir duruma bağlı olabilir.
Mesane fonksiyon bozuklukları; idrar tazyikinde azalmanın önemli nedenlerinden biridir. Mesane kasılma kapasitesinin azalması, nörojen, mesane aşırı hassas mesane hastalıkları durumunda, farklı mekanizmalarla ideal tazyiki azalabilir.
Birkaç grup prostat hastalığı idrar tazyikinin azalmasına neden olabilir bunlar prostatit dediğimiz özel bir prostat iltihap veya romatizması, prostat büyümesine sebep olan prostat kanseri ve özellikle 45-50 yaşından sonra bulgu vermeye başlayan idrar tazyikinde azalmanın en önemli nedeni iyi huylu prostat büyümesidir.
İdrar tazyikindeki azalmayı tedavi edebilmek için öncelikle sebebin ne olduğunun belirlenmesi gerekir. Problem idrar kanalından kaynaklanıyorsa tedavinin buraya yönelik mesane fonksiyon bozukluğundan kaynaklanıyorsa mesane, prostat hastalıklarından kaynaklanıyorsa prostata yönelik yapılması gerekir. İdrar ta zihinde azalmanın sebebi araştırılarak tanı konulması genelde zor değildir. Tanı koyarken hastanın yaşı, hastanın cinsiyeti, yakınmaları hekimi direk Tanrı’ya yönlendirir. Testler genelde tanının doğrulanması amacıyla yapılır.
Çocuk yaşta erkeklerde ilk olarak posteriyor üretral valv dediğimiz idrar kanalı düzeyinde anormal kapakcık akla gelmelidir.
Kullanılan tanı yöntemleri:
- Ultrasonografi,
- Üroflovmetri dediğimiz işeme testi
- Ürodinami dediğimiz mesane kasılma fonksiyonlarını ölçen testler
- PST (Prostat Spesifik Antijen) biyokimyasal olarak kandan bakılan prostat kanseri tarama testi
- MR incelemesi
- Prostat biyopsisi
- Sistoskopi (arada kalmış vakalarda kamerayla inceleme) yapılarak sonuca gidilmektedir.
İdrar tazyikindeki düşüşün en önemli sebebi 45-50 yaşlarından sonra erkeklerde gelişen iyi huylu prostat büyümesidir (BPH yani Benign Prostat Hiperplazisi). İyi huylu prostat büyümesinin (benign prostat hiperplazisi) son yıllara kadar tek kalıcı tedavisi cerrahi operasyonlardı. Fakat günümüzde benign prostat hiperplazisi (BPH) yani iyi huylu prostat büyümesi dediğimiz olayın çözümü artık yeni ameliyatsız teknolojik yöntemlerle yapılabilmektedir. İyi huylu prostat büyümesinde anjiyografiyle yapılan bu yönteme prostatik arter embolizasyonu (PAE) embolizasyon denmektedir. Bu yeni tedavi kısaca prostat embolizasyonu anılmaktadır. Embolizasyon yöntemi bir anjiyo yardımıyla prostatı besleyen atardamara ulaşıp bu damarları tıkayarak prostat boyutlarının küçültülmesi prensibine dayanmaktadır. Ameliyatlara göre son derece konforlu, son derece etkili ve kalıcı bir tedavi olan bu yöntem ülkemizde de son yıllarda başarıyla uygulanmakta olup önümüzdeki yıllarda ameliyatlara son verecek bir yöntem gibi gözükmektedir. Embolizasyon tedavisi iyi huylu prostat büyümesi için geliştirilmiş bir tedavi olmakla birlikte aynı yöntem son yıllarda kronik prostatit dediğimiz ve yine idrar tarihinde azalma ile karakterize başka bir prostat hastalığının tedavisinde de uygulamaya girmiştir. Prostat Embolizasyonu yani prostatik arter embolizasyonu iyi huylu prostat büyümesi ve prostatitte şikayetleri ciddi bir yan etki olmadan, kalıcı olarak tedavi edebilen hastanede kalma gerektirmeyen yeni teknolojik tedavidir.