Ameliyatsız Prostat Tedavisi dediğimiz; Benign Prostat Hiperplazisi (BPH-İyi Huylu Prostat Büyümesi) Tedavisinde Yeni Yöntem Arteryel Embolizasyon (Anjiyo tedavisi):
Ameliyatsız Prostat Tedavisi Nasıl Yapılır?
Ameliyatsız Prostat tedavisinde, prostatik arter embolizasyonu üzerinde son yıllarda Dünya’da yoğun çalışmalar yapılarak belli protokoller oluşturuldu. Ameliyatsız prostat tedavisi denilen bu yöntemde kol bölgesinde küçük bir iğne deliğinden atardamar sistemine giriş yapılarak anjiyografik olarak prostatı besleyen atardamarlara ulaşılır. Bu damarlara prostatik arter denir. İki Taraflı olarak prostatik arterlere (prostat atardamarları) kateter yardımıyla tıkayıcı maddeler verilerek kan akımı kalıcı olarak kesilir. Kan akışı kesilen prostat arterleri prostatı besleyemez ve prostat bezi günler/haftalar içinde küçülmeye başlar. Beslenemediğinden dolayı prostatın boyutları küçülür ve idrar kanalına bası ortadan kalkar.
Ameliyatsız prostat tedavisi olarak bilinen “Prostatik Arter Embolizasyonu” (anjiyo ile prostat tedavisi); ek hastalık nedeniyle ameliyat olamayan veya ameliyatı istemeyen hastalar için de prostat tedavisinde yeni bir umut olmuş ve başarılı sonuçlar sunmaktadır.
Ameliyatsız Prostat Tedavisi Avantajları Nelerdir?
Benign prostat hiperplazisi (iyi huylu prostat büyümesi) tedavisinde prostatik arter embolizasyonu hasta için son derece konforlu bir yöntemdir.
Prostatik Arter Embolizasyonun Avantajları (Anjiyoyla Ameliyatsız Prostat Tedavisi):
- Kesi ve genel anestezi (narkoz) olmaması,
- Hastanede yatış gerektirmemesi,
- Kanama ve enfeksiyon riskinin yok denecek kadar düşük olması,
- Tedavi sonrası idrar yanması olmaması,
- Sonda gerektirmemesi,
- Başarı oranlarının %95’lerde olması,
- Operasyon yerinde darlık gelişmemesi,
- Embolizasyon (anjiyo ile ameliyatsız prostat tedavisi) işleminden sonra cinsel fonksiyon bozukluğunun olmaması, normal üreme fonksiyonlarının devam etmesi.
- Anjiyoyla tedaviden bir gün sonra hastalarının işine veya sosyal yaşamlarına dönebilmeleri bu yeni yöntemin üstünlükleri olarak sayılabilir.
Anjiyoyla Ameliyatsız Prostat tedavisi dediğimiz Embolizasyon yönteminin dezavantajları ise; ciddi anjiyografi deneyimine sahip ekip gerektirmesi ve gelişmiş anjiyografik ekipmana ihtiyaç duyulmasıdır.
Anjiyoyla ameliyatsız prostat tedavisi (prostatik arter embolizasyonu) işlemi; anjiyografi masasında ortalama bir buçuk saat sürmektedir. Giriş yerine lokal uyuşturucu dışında anestezi gerektirmez. İşlemden sonra hasta gözlem odasında 4 saat gözetim altında tutulur. Daha sonra idrar sondası çıkarılarak normal kıyafetleriyle, araç veya yaya evine gidip öz bakımını yapabilir ve sosyal hayatına döner. İşlemden sonraki birkaç gün, idrarda yanma, sık dışkılama, hafif karın ağrısı, hafif üşüme-titreme şikayetleri olabilir. Saydığımız bu bulgular Prostatik Arter Embolizasyonunda sık karşılaştığımız bulgular olup kendi kendini sınırlar genelde tedavi gerektirmez. Prostata bağlı sorunlarda düzelmeler genelde birkaç gün içinde başlayabileceği gibi birkaç haftaya da uzayabilir. Başarılı bir işlem sonrası prostatın fonksiyonel kesimi korunmakta olup normal işlevlerini sürdürmektedir. Embolizasyon işleminde iyi huylu hücresel yapılar zarar gördüğünden nüks veya tekrarlama olmaz. Uluslararası yayınlarda prostatik arter embolizasyonu sonrası prostat boyutlarında en belirgin küçülme ilk ay olur ve %25 civarında bir küçülme beklenir. İlerleyen aylarda prostat boyutları küçülmeye devam etmekte olup bu sürecin 12 hatta 24 aya kadar uzanabildiği belirtilmekle birlikte biz kendi hastalarımızda küçülme sürecini 5-6 ay arasında tamamlandığını görmekteyiz.
Prostatik Arter Embolizasyonu Sonrası Prostat Tekrar Büyür mü?
Embolizasyon işleminde yoğun hücresel yapıya sahip ve prostatın büyümesine neden olan adenomlar (iyi huylu tümörcükler) en çok etkilenen kesim olduğunda prostat tekrar eskisi gibi bir büyüme sürecine girememektedir.

Dr. Ali Yurtlak, 1970 yılında Kahramanmaraş’ta doğmuş bir Girişimsel Radyoloji Uzmanıdır. Tıp eğitimini 1996 yılında Adana Çukurova Üniversitesi’nde tamamladı. Radyoloji alanındaki eğitimini İstanbul Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde aldı. Son yıllarda radyoloji alanında özel bir uzmanlık dalı olan Girişimsel Radyoloji’ye yönelerek anjiyografik işlemler gerçekleştirmektedir. Şu anda Özel Atlas Üniversitesi’nde Öğretim Üyesi olarak görev yapmaktadır ve aynı zamanda İstanbul Medicine Hospital Hastanesi’nde Anjiyografi Sorumlusu olarak çalışmaktadır.